25 Aralık 2007 Salı

Renk Bozuklukları

Döküntü ve tahriş büyük ve küçük kırmızı lekelerle ortaya çıkan geçiçi bir hastalık belirtisi olarak tarif edilebilir. Derimizin üst tabakasındaki kan damarlarının genişlemesi sonucu derimizin çok fazla oksijenli kan içermesinden olur. Kandaki oksijen içeriği oranında derimizin kızarıklığı artar.
En çok bilinen döküntü kızamık, kızıl, ve kızamıkçık gibi çoçuk hastalıklarında görülenlerdir. Yanık ve güneş yanığı sonucu olan kızarıklık da çok görülür. Diğer sık rastlanan döküntüler fazla terleme ve bebeklerde bezlerden ileri gelen kaşıntılı tahrişlerdir.

Bazı kişilerde sinirlendikleri zaman döküntü olur. Çilek karides, midye gibi besinlere karşı alerji reaksiyonlar da döküntülere neden olabilirler.
Baş, dirsek ve dizlerde görülen, pul pul lekeler sedef hastalığının yaygın belirtileridir. Doğuştan benlerde olduğu gibi derideki kan damarlarının genişlemesi sürekli olabilir. Bazen yüzdeki kan damarlarının genişlemeside kalıcı olabilir. Belirtiler yaşlı kadınlarda daha sıkgörülür. Kanın çok az oksijen içermesi veya damarların daralması halinde deri mavimsi bir renk alır (siyonoz). Bu akciğer ve kalp hastalıklarından kaynaklanacağı gibi çok soğuk bir ortamda da olur. Kan damarları minumum ısı kaybını sağlamak için daralırlar. Önce burnun ucu ,dudaklar, parmaklar ve ayak parmakları gibi bedenin uç noktaları mor bir renk alırlar.
Safra pigmentlerinin birikimiyle deri sararır (sarılık). Beyaz derili insanların çoğu güneş etkisi ile meydana gelen bronzlaşmış bir deriye hasrettirler. Ancak Addison (tunç) hastalığı ve bazı zehirlenme vakalarında görüldüğü gibi rengin koyulaşması bir hastalık sonucu olabilir.

Hiç yorum yok: